29 Kasım 2010 Pazartesi

TESTİS TESTİKÜLER SKROTAL VARİKOSEL RENKLİ DOPLER HİDROSEL İNMEMİŞ TESTİS TESTİS KİTLE USG ULTRASON TESTİS SKROTAL RENKLİ DOPPLER ORŞİT İNFERTİLİTE VARİKOSEL EPİDİDİMİT RENKLİ DOPLER EPİDİDİM KİSTİ USG RENKLİ DOPPLER ÜRİNER SİSTEM RENAL BÖBREKLER MESANE PROSTAT TESTİS YUMURTALAR USG RENKLİ DOPPLERİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836

http://www.goruntulememerkezi.com/

http://www.radistanbul.com/

http://www.ikinciduzey.com

http://radistanbul.blogspot.com


 

adreslerinde güncel bilgiler barındıran RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİMİZ , merkezi ÜMRANİYE'de bulunan üç şubemizde halkımıza erişilebilir, sürekli, uygun fiyatlı ve üstün kaliteli görüntüleme hizmetini sunmaktadır. Deneyimli uzman doktorlarca kurulmuş bir şirket bünyesinde ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ve çok yakında ÜST KAYNARCA PENDİKTE MARMARA ÜNİVERSİTESİ EAH karşısında hizmet vereceğiz. Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, full dijital MORİTA ve INSTRIMENTARIUM 2010 panoramik ve sefalometrik diş röntgeni cihazları bulunmaktadır.

Tüm İSTANBUL'a başta Anadolu yakası semt ve ilçeleri olmak üzere hizmet sunumu amaçlamaktayız.

RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ AİLE HEKİMLİĞİ SİSTEMİNİ DESTEKLEMEKTE VE İNDİRİMLİ HİZMETLERİ UYGUN FİYATLARLA HALKIMIZIN VE AİLE HEKİMLERİMİZİN KULLANIMINA BAŞLATMIŞTIR.

BÜNYEMİZDE SON TEKNOLOJİ ULTRASONOGRAFİ, RENKLİ DOPPLER USG, MAMMOGRAFİ, KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ VE FULL DİJİTAL PANORAMİK VE SEFALOMETRİK PANORAMİK RÖNTGEN CİHAZLARI İLE HİZMET VERMEKTEDİR.


 

RADİSTANBUL ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY PENDİK GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

0-2165218836

0-216-6423432

Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, panoramik ve sefalometrik diş röntgeni cihazları bulunmaktadır.


 


 


 


 


 

TESTİS
TÜMÖRLERİ:

 
 

Testis Tümörleri

  • Germ hücreli neoplaziler (90%)
  • Özelleşmiş gonodal stromal tümörler (5%)
  • Gonadoblastom (nadir)
  • Rete testisin adenokarsinomu (nadir)
  • Sekonder malignansiler (5%)
  • Non-neoplastik tümörler
    - Wagner/Buck

Testiküler Neoplaziler: Semptomlar

  • Kitle, büyümüş testis
  • Kronik ağrı, "ağırlık"
  • Akut ağrı (10%)
  • Retroperitoneal metastaz, vb. gibi agresiv tümöre bağlı semptomlar
  • Jinekomasti ve/veya virilizasyon (gonadal stromal tümörler)

Testiküler Neoplaziler: Tanı

  • Sonografi (aşağıdakileri belirlemek için):
    • intra- extratestiküler yerleşim
    • kistik-solid
  • Perkutan biyopsi kontraendikedir.
  • Testisin inguinal eksplorasyonu
    • (malignansi nedeniyle orşiektomi)

Testiküler Neoplaziler: Tanı

  • Radyoloji:
    • CXR = r/o metastaz
    • abd BT = RP nodal örnek gereklimi?
  • Seroloji:
    • AFP
    • HCG
    • LDH *
    • PAP * (placental alk phosphatase)

    * non-spesifik

 
 

Germ Hücreli Neoplaziler: Histoloji

  • Seminom
  • Embryonal karsinom
  • Yolk sac tumor (YST)
    • aka endodermal sinus tümörü
  • Koriyokarsinom
  • Teratom (mature, immature)
  • Mikst germ hücreli tümörler (62%)

Totipotential Germ Cell

Embriyonal Karsinom

Seminom

intraembriyonik farklılaşma

Teratom

ekstraembriyonik farklılaşma (yolk sak)

Yolk sak tümörü

(trofoblast)

Koriyokarsinom>

Seminom

  • saf tümörün en sık sebebi
    • tüm testiküler tümörlerin 1/3'ünden fazlasını oluşturur
  • pik yaşlar: 30-40
    • puberteden önce çok nadirdir
    • 55 yaşından sonra nadir değildir
    • (40 yaşından sonra spermatositik değişkenlik olur)
  • vakaların 8% 'den fazlası inmemiş testislerdedir
  • radyosensitif ---> iyi prognoz
    - Talerman

Seminom: Tümör Markerları

  • AFP: negatif
  • HCG: negatif (eğer saf seminomsa)
  • LDH: değişken
  • PAP: değişken
  • i.e. güvenilir tümör marker yok

Embriyonal Karsinom

  • nadiren saf formda olur
    • testiküler neoplazilerin % 40 ında bulunur
  • seminomdan daha genç yaş grubu
    • puberteden önce nadir
    • 15 – 35 yaş arasında en sık
  • sıklıkla miks w/ teratom("teratokarsinom")
  • aggressiv tümör, hemoraji/nekroz sık
    - Talerman

 
 

Yolk Sak Tümörü

  • a.k.a. "endodermal sinus tümörü"
  • erkek çocuklardaki en sık testiküler tümör
  • saf formu erkek çocuklarda olur (< 5 yaş),
    • miks formu yetişkin erkeklerde olur (genellikle 40 yaşın altında)
  • AFP + (faydalı marker)
  • yeni cemoterapatiklere cevap verir
    - Talerman

 
 

Koriyokarsinom

  • sitotrofoblast ve sinsityotrofoblastların karışımı
  • histolojik olarak gestasyonel koriyokarsinomdan ayrılmaz
  • saf formu çok nadirdir
  • HCG + (faydalı marker)
  • üzücü prognoz
    - Talerman

Teratom

Matür

  • Erkek çocuklar: saf, MATÜR, (BENİGN)
  • erkek çocuklardaki ikinci en sık testiküler tümör

İmmatür

  • Erkek (yetişkin): miks, İMMATÜR ve MATÜR
  • MALİGN (matür olsa bile)
  • AFP değişkendir (hastaların ½ 'sinden azında pozitiftir)
  • immatür: embriyonal elementler içerir
    • (özellikle nöroektoderm)

    - Talerman

 
 

Ultrasounda bağlı Ayırıcı Tanı

çok değişkendir; bununla birlikte...

  • seminomalar şu özelliklere meyillidir:
    • daha yaşlı hastalarda
    • homojen eko yapısı
    • iyi sınırlı
  • non-seminomatöz, Germ hücreli tümörler, şu özelliklere meyidir:
    • daha genç hastalarda
    • heterojen ekoyapısı
    • kötü sınırlı
  • lenfoma: en yaşlı hastalar, bilateral

Testiküler Tümörler

  • neoplazinin spesifik tipinin belirlenmesi nadiren gereklidir, çünkü bu lezyonlara tanı konur ve cerrahi olarak tedavi edilir.

Germ Hücreli Tümörler: Yayılım şekilleri

  • skrotum içerisinde lokal invazyon
    • (nadir, tunika albugineadan dolayı)
  • ipsilateral retroperitona lenfatik yayılım
    • (e.g. renal hilus)
    • (genellikle inguinal and iliak bölgeleri bypass eder)
  • hematojen metastazlar [akciğer, karaciğer, vb.]

Germ Hücreli Tümörler: Staging

  • Stage I: sadece skrotal hastalık
  • Stage II: retroperitoneal nodlar
  • Stage III: retroperiton ötesine metastaz
    • [patolojik (PS) ve klinik staging (CS)]

Germ Hücreli Tümörler: Tedavi*

Seminom

  • inguinal orşiektomi, daha sonra:
  • XRT CS-II veya CS-I için radyoterapi(profilaksi)
  • büyük lenf nodları varsa adjuvan kemoterapi
  • CS-III için tekbaşına kemoterapi
    *sadece genel anahatlar

 
 

Non-seminomatöz tümörler

  • inguinal orşiektomi, daha sonra:
  • CS-I için retroperitoneal lenfadenektomi
  • PS-II için adjuvan kemoterapi
  • CS-II (büyük nod) veya CS-III için kemoterapi
    *sadece genel anahatlar

 
 

Testiküler Kanserler: Prognoz

seminom hastaları için 5 yıllık surviv

 
 

(non-seminom benzer)

  • Stage I > 95%
  • Stage II > 95%
  • Stage III = 70%
  • tüm = 90%

Epidermoid Kist

  • germ hücre orijinli benign tümör
  • teratomatöz eleman içermez
  • diğer germ hücreli tümörlerden ayrılamaz, bu nedenle genellikle tanı ve tedavi amaçlı orşiektomi ile sonuçlanır
  • iyi sınırlı; tipik olarak ekojen kapsülü vardır
  • solidtir (ismine rağmen)

RSC

Gonadal Stromal Tümörler

  • Leydig hücreli tümör - (testis tümörlerinin % 3' ü)
  • Sertoli hücreli tümör
  • Teka-Granulosa Hücreli Tümör
  • Undifferensiye

Leydig Hücreli Tümör

  • pik yaşlar 5 - 20, 30 - 35
  • androjen üretimi şunlara yol açar:
    • virilizasyon (erkek çocuklarda)
    • jinekomasti (yetişkin erkeklerde)
    • hastaları % 40' ında
    • (15% bu şekilde gelirler)
  • insidental bulgu olabilir
  • 10% malign (daha yaşlı erkekler)
    - Javadpour, Cotran

Sertoli Hücreli Tümör

  • her yaş
  • östrojen üretimi
    • arasıra jinekomastiye yol açar
  • virilizasyon yok
  • 10% malign
    - Cotran

Sekonder Malignansi

  • lenfoma
  • lösemi
  • (solid tümörler*)
    *özellikle prostat ve akciğer

 
 

Testis Lenfoması

  • 60 yaşından sonra en sık testiküler kitle
  • tüm testis tümörlerinin % 5'i
    • (fakat lenfoma hastalarının % 1' inden azında görülür)
  • % 40'a kadar bilateraldir
    • en sık bilateral testis tümörü
  • çoğunda difuz hastalık vardır

RSC

Testis Lösemisi

  • akut lösemi: 64% insidans
  • kronik lösemi: 25% insidans
  • "tam remisyonda " olur
    • "kan -gonad bariyeri"
  • yaklaşık % 50' sinde bilateral
  • tedavi: radyasyon tedavisi

Non-neoplastik Tümörler

  • kistler
  • intratestiküler hemoraji
  • fokal orşit
  • fokal enfarkt
  • fibröz psödotümör*
  • (tübüler ektazi)
    *aslında tunikanın bir "adnexal" tümörüdür

 
 

Testiküler Kistler

  • genellikle insidental bulunur
  • iki (veya 3?) tiptir:
    • periferal (tunika) - nadir, multiple
    • santral ("intratestiküler")
    • tubular ektazi( benzer) içerir
    • kistik neoplazilerden ayırt edilmelidir – eşlik eden solid komponent araştır

RSC

Tübüler Ektazi

  • benign, non-neoplastik, sıklıkla bilateral
  • rete testisin dilatasyonu
  • yılanvari hipoekoik konfigrasyon
  • spermatosel ile birliktedir
  • T2 MR' da testis ile izointens veya hipointens
    • (T1, proton hipointens)

    - Tartar et al

 
 

Testiküler Kalsifikasyonlar:

  • neoplazinin içinde:
    • "mikro-" büyük karasında değişebilir, amorf
    • non-seminomatö GCT'lerde daha sıktır
  • testis içinde diffüz:
    • = testiküler mikrolithiazis (TML)

Testiküler Mikrolitiazis:

  • vakaların % 40' ında germ hücreli tümörlerle (GCT) birliktedir
    • TML intra-epitelial germ hücreli neoplazi ile biirliktedir
    • bu kısmen seçilmiş populasyondu 1
  • genellikle bilateral (asimetrik)olabilir
  • daha çok sayıda kalsifikasyon, daha büyük ca riski
  • GCT gelişimi açısından yıllık sonografi takibi yap

1. Backus ML et al Radiology 1994; 192:781-5.

 
 


 


 


 


 


 


 


 


 


 

MAMMOGRAFİDE   KARŞILAŞILAN KALSİFİKASYONLAR


 


Mikrokalsifikasyon mammografilerin büyük çoğunluğunda rastlanan bir bulgu olup mammografi mikrokalsifikasyon saptanmasında kullanılan tek diagnostik modalitedir. Tüm kanser olgularının %30-40'nda mikrokalsifikasyon görülmesi erken tanıda mammografinin önemini vurgulamaktadır (1,2). 

Mikrokalsifikasyonların genellikle benign patolojilerde görülmesi, bununla birlikte radyolojik olarak benign ile malign mikrokalsifikasyonların ayırımının güç olması, benign-malign ayırımında kullanılacak bazı parametrelerin  geliştirilmesini sağlamıştır. Bu parametreler arasında mikrokalsifikasyonun lokalizasyonu, sayısı, yoğunluğu, boyutu ve şekli, mikrokalsifikasyon kümesinin boyutu ve dağılım paterni yer almaktadır (1,3). Mikrokalsifikasyonlar; benign, malign ve ara grup olarak sınıflandırılabilir.

Benign Mikrokalsifikasyonlar

Nekrotik hücrelerin intalobüler alana dökülmesi ve zamanla kalsifiye olması sonucu gelişir ve diffüz bir dağılım paterni gösterirler. Soliter mikrokalsifikasyonlar tipik olarak benigndir. Fibrokistik değişikliklerde, özellikle adenozis olgularında, dağılım gösteren, lobüler paterni takip eden mikrokalsifikasyonlar izlenir. 1 mm.nin üzerinde ve yuvarlak kalsifikasyonlar skar dokusu veya yağ nekrozunda görülürler. Morfolojik olarak semisirküler formda veya kabuk şeklindeki kalsifikasyonlar da yağ kistlerinde, skar dokusunda veya silikon implant sonrası gelişen yabancı cisim reaksiyonlarında gelişebilir. Hiperparatiroidide de lobüler veya duktal alanlar dışında kalsifikasyonlar görülebilir. 2 mm.nin üzerinde, kaba veya şekilsiz kalsifikasyonlar fibroadenom veya papillomlarda görülürler (2,4).


 

Malign Mikrokalsifikasyonlar

Tipik malign özelllikler taşıyan mikrokalsifikasyonların invaziv ve noninvaziv duktal karsinomlarda görüldüğü, lobüler karsinomların ise nadiren kalsifikasyon gösterdiği ve bu kalsifikasyonların da malignite açısından tipik özellikler taşımadığı bildirilmiştir (1, 6). İn situ duktal karsinomların (DCIS) %70'inde radyolojik olarak tek bulgunun mikrokalsifikasyon olduğu ve bu malign özellikler taşıyan mikrokalsifikasyonlardan lineer veya kaba granüler formda olanların tümör içerisindeki nekrotik debrisi gösterdiği, ince toz halindeki granüler mikrokalsifikasyonların da tümör hücreleri tarafından salgılandığı açıklanmıştır (7).

İnvaziv duktal karsinom veya komedo tip DCIS'larda küçük laktifer duktuslar içerisinde "V" veya "Y" şeklinde linner veya dallanma gösteren mikrokalsifikasyonlar izlenebilir (8).  Non-komedo DCIS'larda ise kümeleşme veya segmenter dağılım gösteren ince toz halinde granüler mikrokalsifikasyonlar görülür. Toz halinde granüler mikrokalsifikasyonlar benign değişikliklere sık eşlik etmekte olup ayırıcı tanıda akılda tutulması gereken nokta mikrokalsifikasyonlardaki segmenter dağılımdır  (1,2,9).

Mikrokalsifikasyonların pleomorfik özellikte olması, segmenter dağılım veya duktal dizilim göstermesi, asimetrik özellikte tek bir memenin tek bir bölgesinde olması, boyutsal veya sayısal artış göstermesi kuvvetli malignite bulgularıdır. Kümeleşme gösteren mikrokalsifikasyonların cm2 veya cm3 'deki sayısının 5'in üzerinde olması, mikrokalsifikasyon kümesine yapısal distorsiyon veya dansite artışının eşlik etmesi, mikrokalsifikasyon kümesinin dış konturunun düzensiz olması (indentasyon veya protüberans göstermesi, triangüler veya trapezoid formda olması) da mikrokalsifikasyonların benign-malign ayırımında yüksek doğruluk değerleri taşıyan parametrelerdir (10).

 
 

Kurumumuzda yapılan tetkikler;

Radyoloji veya radyodiagnostik veya halk arasında eskiden kullanılan

şekliyle röntgen doktorluğu, hastalıkların tanısı için yıllardır hizmet

veren bir tıp alanıdır. Yirmi yıl öncesine kadar sadece röntgen

cihazlarıyla verilebilen bu hizmet, artık çok çeşitli ve gelişmiş aletler

kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Radyolojinin tıbbın en hızlı

ilerleyen dalı olduğu söylenebilir. Hızlı gelişmeyle birlikte bir çok yeni

kavramda karşımıza çıkmaya başlamış ve insanların kafalarında soru

işaretleri oluşmasına neden olmuştur.

Bu sayfanın amacı, radyoloji konusuyla direk ilişkisi olmayan insanları

bilgilendirmek, kafalarında oluşan sorulara kolayca ulaşabilecekleri bir

bölüm oluşturmaktır.

Mammografi

Ultrasonografi

Doppler Ultrasonografi

Hangi radyolojik incelemeyi yaptırırsanız yaptırın, yanınızda eski

incelemelerinizi götürmeyi unutmayın. Radyoloğunuzu ne kadar

bilgilendirirseniz, alacağınız verim o kadar çok olacaktır.

Ayrıntılı bilgiler elde etmek istiyorsanız


 


 

MAMMOGRAFİ

Mammografi meme dokusunun röntgen ışınlarıyla görüntülenmesidir. Genel

amaçlı radyoloji tüplerinde değişiklikler yapılmayı, bunun sonucunda

hastanın daha az radyasyon alması sağlanmıştır. Kullanılan cihaza bağlı

olarak otururken veya yatarken memenin değişik yönlerden görüntüleri

alınır. Çekim esnasında memenin komprese edilmesine bağlı rahatsızlık

hissi oluşabilir.

Mamografi belli yaştan sonra tarama testi olarak, memede bir kitle ele

geldiğinde, meme başında akıntı görüldüğünde, meme başının çekintiye

uğramasında, meme derisindeki değişikliklerde, meme biopsisinde

lokalizasyon amacıyla kullanılabilir.

Kadınların 70 yaşına kadar %13'nde meme kanseri çıkma riski bulunmaktadır.

Meme kanseri erken teşhis edilirse büyük oranda (%80-90 arası) tedavi

edilebilir. Bu nedenle mamografinin meme kanserinin erken teşhisinde bir

tarama testi olarak önemi büyüktür. Amerikan Kanser Derneği 40-49 yaşları

arasında 2 yılda bir, 50 yaşın üzerinde her yıl mamografi çekilmesini

önermektedir.


 


 


 


 

ULTRASONOGRAFİ (USG) (US-Ultrasonografi)

Ultrason, insan kulağının işitemiyeceği kadar yüksek frekanslı ses

dalgalarını kullanarak iç organları görüntüleyen bir tanı yöntemidir.

Ultrasonda radyasyon kullanılmaz. Bu nedenle gebelerde ve bebeklerde

rahatlıkla kullanılabilir. Cihazdan gönderilen ses dalgaları, hasta

vücudundan yansıdıktan sonra gene aynı cihaz tarafından algılanır. Yansıma

farklılıkları organdan organa değişir. Bu nedenle farklı yansımaların

olduğu yapılar, farklı görüntüler verirler. Normal yapılar içindeki bir ur

ya da kist, ses demetlerini farklı yansıttığı için farklı yapıda gözlenir

ve tanı konulur. Görüntü oluşturulması sırasında "prob" hasta vücudunda

gezdirilirkrn, altında kalan bölümün kesit görüntüleri, hareketli organlar

gibi ekranda kayar. Bu esnada radyolog tanı koyar. Elde edilen

görüntülerin tanıda çok fazla bir katkısı yoktur. US işlemi, ihtisasları

süresince yaklaşık 1 yıl eğitimini alan radyologlarca yapılır.

Ultrason hangi amaçlarla (endikasyonlar) yapılır ?

Ultrason çoğunlukla karaciğer, safra kesesi, pankreas, dalak, böbrekler,

mesane, yumurtalıklar ve rahim gibi karın içi organların görüntülenmesi

için kullanılır. Ultrason çekilmesi için başvuran hastaların en sık

şikayeti karın ağrısıdır. Karaciğer ve dalak gibi karın içi organların

büyümesi, safra kesesi ve böbrek taşları, apandisit, yumurtalık kistleri

ve karın içindeki tümörler ultrason ile teşhis edilebilen hastalıklardan

bazılarıdır.

Ultrason çekilmesi için hazırlık gerekir mi ?

Karın içindeki organların ultrasonu için hastanın aç karna olması gerekir.

Ayrıca mesane, yumurtalıklar ve rahimin incelenmesi içn hasta idrarına

sıkışık olmalıdır. Bunun dışında başka bir hazırlık gerekmez.

Ultrason nasıl çekilir ?

Hasta sırtüstü yatar. Cilt üzerine jel sürülür. "Prob" adı verilen cihaz

ile karın içindeki organlar cilt üzerinden incelenir.

Yan etkileri nelerdir?

Bugüne kadar gebelikte ve diğer incelemelerde gösterilebilen bir yan

etkisi yoktur.


 

BEBEK KİME BENZİYOR?

Anne ve baba adayları, hatta dede, büyükanne, kardeş gibi tüm aile bireyleri bebeklerinin sağlık durumundan sonra, en fazla kime ve neye benzediğini merak ederler.
Bugüne kadar olan süreçte yapılan iki boyutlu ultrasonografi incelemeleri sırasında gebelik ultrasonografi incelemeleri sırasında bebeğe ait görüntülere bakılarak bir takım yorumlar ve benzetmeler yapılabiliyordu.
Ultrasonografinin kullanıma girmesinden sonra, görüntüleme ile uğraşan bilim adamlarının en büyük hayali olan, anne karnındaki bebeği gerçeğe yakın şekilde 3 boyutlu izlemek teknolojinin ilerlemesi ile artık mümkün oldu
3 Boyutlu görüntüye eklenen zaman boyutu ile birlikte elde edilen 4 boyutlu görüntüler sayesinde, anne karnındaki bebeğin kendisini ve hareketlerini eş zamanlı olarak izleyebilmekteyiz.
Ultrasonografi teknolojisindeki bu gelişme anne ve babanın, anne karnındaki bebekle duygusal bağın oluşmasına büyük katkıda bulunmaktadır.
Hamilelik sırasında birçok güçlüğe katlanan anne; bebeğin başını, yüzünü, ağız hareketlerini, kolunu, elini, bacaklarını, ayaklarını, el ve ayak hareketlerini gerçeğe yakın bir şekilde gördüğünde tüm yorgunluklarını unutmaktadır.


 


 


 


 


 

ÜÇ BOYUTLU (3D) ULTRASON


1)GENEL BİLGİLER
:

Ultrasonografi teknikleri ve görüntülerin kalitesinde elde edilen büyük gelişme,  1990 ların ikinci yarısından itibaren, gelişen  elektronik-bilgisayar teknolojisinin  ultrasonografi ile birlikte kullanılmasıyla yepyeni bir boyut kazanmıştır. Dijital ultrasonografinin ardından  üç boyutlu ultrason görüntülerinin elde edilmesiyle, tüm dünyada özellikle,  gebelik takibinde üç boyutlu ultrasonografi kullanımı hızla yaygınlaşmıştır. Bunda üç boyutlu görüntülerin hekimlerin farklı problemleri teşhis edebilmesinde (tanısal-diagnostik katkı)  sağladıkları katkının yanında  özellikle bebeklerini görme heyecanı içinde olan anne baba adaylarının  istekleri de (psikososyal katkı) büyük rol oynamıştır.


İlk üç boyutlu ultrason görüntüleri 1980 lerin başında elde edilmesine karşın, bu konudaki en önemli gelişme, 1986 yılında  Japonya'da 2 boyutlu  ultrasonografi görüntülerini bir mini işlemciyle 3 boyutlu hale getiren  Kazunori Baba'nın çalışmaları sayesinde ortaya çıkmıştır. Bu görüntülerin elde edilmesi için 2 boyutlu görüntülerin işlenmesi yaklaşık 10 dakikalık bir süre gerektirmekteydi. Bugün ise eş zamanlı olarak 3 boyutlu görüntüleri elde edebileceğimiz bir teknolojiye sahibiz. Çoğu kez kafa karıştıran bir terim olan ''dört boyutlu ultrasonografi''  ile eş zamanlı üç boyutlu ultrasonografi kastedilmetedir. Dördüncü boyut çoğu kez de kabul edildiği dibi zamandır. Bunu normal kameranın yaptığı çekimle karşılaştırabiliz. Anne karnındaki bebek haraket ettiğnde, bunu sanki bir kamerayla çekiyormuş gibi eş zamanlı olarak kaydetmekteyiz.

Üç Boyutlu (3D) Ultrasonun Avantajlı Yönleri

3D Ultrason cihazları ile çok erken döneminde cinsiyet tayini, yarık damak, yarık dudak gibi yüz anomalileri, eksik parmak veya eğri ayak-el gibi ekstremite anomalileri, bel açıklığı (spina bifida ) veya beynin fıtıklı kesesi (ensefalosel) gibi beyin ve omurilikten kaynaklanan rahatsızlıkların erken tanısı konulabilmektedir.
Diğer taraftan geleneksel iki boyutlu ultrasonografide bebeğin el ve ayak parmaklarını tam anlamı ile değerlendirebilmek her zaman mümkün olmayabilir.
Ense kalınlığı ölçümüyle görülen "mongolizm" (Down sendromu-trizomi 21) 3D ultrason sayesinde 3. ayda taranabilmektedir.
Bu nedenlerle üç boyutlu ultrasonlar geleneksel- standart 2d ultrasonlara göre tercih edilmektedir. 

Yine, üç boyutlu ultrasonlar ile çiftlerin ayrı bir mutluluk ve farklı bir heyecanla bekledikleri ikiz, üçüz bebeklerin  gelişimi de daha net bir şekilde izlenebilmektedir.

3D ultrasonlar geleneksel iki boyutlu inceleme özelliğinin yanı sıra, hem renkli Doppler, hem de 3. boyut özelliğini birlikte içermesi ile bebek heyecanına kapılan ailelere üçüncü aydan (14. haftadan itibaren) itibaren cinsiyeti öğrenme ve renkli fotoğraflarını alma fırsatı tanımaktadır.

Siyah beyaz ve 2 boyutlu ultrasona göre anne karnındaki bebeğin hem bir buçuk ay daha önce görüntülenmesine, hem de net fotoğraf kalitesindeki renkli görüntüsünü elde etmeye olanak sağlayan 3 boyutlu (eş zamanlı) renkli ultrason, anne babaların hamileliğin 3. ayından itibaren bebeklerinin fotoğrafına kavuşmalarını sağlamaktadır. 

Tüm bu özellikleri  ile 3 boyutlu ultrason ailelere  bebeklerinin sağlık durumundan sonra, en fazla kime ve neye benzediğini merak ettikleri için, çekimler sırasında eli, ayağı, burnu, yüzü gibi detayları yorumlama ve bebeği birilerine benzetmeye çalışma gibi hoş anlar yaşatmakta ve hamilelik sürecindeki heyecanın güzel anılara dönüşmesini sağlamaktadır. Ayrıca bu görüntüler tek resimler halinde fotograf kağıdına veya uzun görüntüler halinde DVD VE CD ' ye kaydedilmekte, ilerde tekrar bakmak için hoş bir anı olarak saklanabilmektedir.


 

DOPPLER ULTRASONOGRAFİ

Doppler Ultrasonografi yöntemi ile bir organın veya damarının kan akımını

inceleyebiliriz. Kan akımının miktarı, akımı engelleyen yapı varlığı,

akımın normal yönde olup olmadığı değerlendirilebilir. Akan kan, kırmızı

ya da mavi renk şeklinde gözle görülebilir. Akan kanın miktarı ile ilgili

ölçümler yapılabilir. Bu esnada cihazdan kalp atışlarına benzer sesler

duyulur. Cihazın çalışma prensibi, sesin hareket eden yapılardan yansırken

frekans değişikliği göstermesidir. Doppler incelemeleri, normal

ultrasonografi cihazları ile yapılır. Ancak bunlarda farklı bilgisayar

donanımı mevcuttur.

Doppler Ultrasonografi incelemesi, Doppler ultrason cihazına bağlı bir

prob yardımıyla ve incelenecek organ ya da damar üzerine jel sürülerek

gerçekleştirilir. Jeller, probun hava ile temasını önler ve gönderilen

sesin daha derin dokulara ulşmasını sağlar.

Doppler Ultrasonografi incelemesi ile :

Kol ve bacak damarları,

Karaciğeri besleyen damarlar

Böbreği besleyen damarlar

Boyun damarları

Gebelerde, anneye ve fetuse ait damarlar

Erkeklerde testisleri besleyen damarlar

Gözü besleyen damarlar;

Vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması

incelenebilir.

İnceleme öncesinde önemli bir hazırlık gerekmemektedir. Ancak karın

içindeki bir organ (karaciğer, böbrek v.b.) incelenecek ise hastanın aç

olması, oluşabilecek gazı engelleyerek incelemenin daha kaliteli

gerçekleşmesini sağlar. Bu nedenle karın bölgesindeki damarların

incelenmesi için 1 aya kadar çocuklarda emzirme süresi kadar, 5 yaşına

kadar çocuklarda 4 saatlik, 10 yaşına kadar olanlarda 6 saatlik ve

büyüklerde 12 saat açlık gereklidir. Bu süre içerisinde sigara dahil hiç

bir şey yenilip içilmez. Karın bölgesi incelemeleri dışında önceden bir

hazırlık gerekmemektedir. İnceleme sırasında gözlük, saat, metal eşya gibi

cisimlerin çıkartılması gerekmez. Ancak incelenecek bölgenin, probla temas

alanının sağlanması için açıkta olması gerekir. Bu nedenle hasta masaya

yattığı sırada, o bölgedeki giysiler soyundurulur.

İnceleme sırasında, karın bölgesinin iyi incelenmesi için hastadan

nefesini tutması istenir. Bunun için derin nefes aldıktan sonra

olabildiğince hareketsiz kalıp, nefesi vermemek gerekir. Bu süre kişiye

göre değişmekle birlikte ortalama 15-50 saniyedir.

Doppler Ultrasonografi incelemesi, tıpkı Ultrasonografi incelemesinde

olduğu gibi radyasyon içermeyen bir tanı yöntemidir. Yanlızca ultrason

enerjisi (yüksek frekanslı ses) kullanılır. Ultrason enerjisi, vücuttaki

dokularla etkileşir. Bu etkileşim, dokuların ısısını artırmak şeklindedir.

Isı artımı 1.5ºC olabilir. Özellikle anne karnındaki fetüslerde ısı

artımının 41ºC'yi geçmesi zararlıdır. Ancak, tanı amacıyla kullanılan

sınırlarda bu kadar yüksek ısı artımı oluşmaz. Oluşmasına neden olabilecek

inceleme şekillerine karşı radyologlar zaten eğitim almaktadır. Gebelikte

uygulanan Doppler incelemelerinin, çocuk doğduktan sonraki davranış ve

okul başarısına olumsuz etkisi gösterilememiş, kansere neden olduğu

konusunda bir bulgu bugüne kadar ortaya çıkmamıştır.

İnceleme sırasında damar içine ilaç verilmemektedir. Ancak, son yıllarda

özellikle karın içindeki gaza bağlı veya herhangi bir nedenle net

izlenemeyen damarların incelenmesinde; damarları daha ayrıntılı ortaya

çıkaran ve herhangi bir yan etkisi olmayan ilaçlar da kullanılmaya

başlanmıştır. Bunlara "ultrason kontrast maddesi" adı verilmektedir.

Prob

Kan akımı ölçülmek istenen organ ya da damar üstüne yerleştirilen ve

doppler ultrason cihazına bir kablo ile bağlı bölüm

Kol ve bacak damarları

Atar ve toplar damarlardaki kireçlenme plaklarına bağlı oluşan darlık,

pıhtı oluşumları ve toplar damarlarda yetmezlik (varisler) olup

olmadığının saptanmasını sağlar. "Üst/alt ekstremite arteriyel ve/veya

venöz Doppler" incelemesi adını alır.

Karaciğeri besleyen damarlar

Siroz v.b. hastalıklarda karaciğeri besleyen damarlarda meydana gelen

değişiklikleri incelemek için kullanılır. "Portal Doppler" adını alır.

Böbreği besleyen damarlar

Diabet, hipertansiyon vb hastalıklarda böbreği besleyen damarların ne

düzeyde etkilendiğini saptamak için kullanılır. "Renal Doppler" adını

alır.

Boyun damarları

Boyunda, beyine giden ana atar damar ile dallarında kireçlenme plaklarına

bağlı oluşan darlıkları ya da beynin arka kesimini besleyen damarların

akım miktarını saptamak için kullanılır. "Karotis ve vertebral sistem

Doppler" adını alır.

Gebelerde, anneye ve fetuse ait damarlar

Son adet tarihine göre gelişme geriliği şüphesi olan fetüslerde,

hipertansiyonu olan gebelerde kan akımının hızı ve özelliği incelenerek

olası anomaliler saptanır. "Obstetrik ve jinekolojik Doppler" adını alır.

Erkeklerde testisleri besleyen damarlar

Testisleri besleyen damarlarda meydana gelen düzensiz genişlemeler

damarlardaki yetmezliğe bağlıdır ve erkeklerde kısırlığın önemli bir

sebebidir. Bu damarlara yönelik yapılan incelemede toplar damarlardaki

olası yetmezlik (varisler) saptanabilir. "Skrotal ya da testis Doppleri"

adını alır.

Gözü besleyen damarlar

Diabet, hipertansiyon vb hastalıklarda göz damarlarında meydana gelen

değişikleri saptar. "Göz Doppleri" adını alır.

Vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması

Bir kitleyi (uru) besleyen damarların olup olmaması o kitlenin iyi huylu

ya da kötü huylu olduğunu saptamada önemli bir kriterdir. Kitlenin çok

kanlanması bu kitlenin habis özellik taşıdığının bir göstergesidir.

"Kitleye yönelik Doppler" şeklinde adlandırılır.


 


 


 


 


 


 


 

www.radistanbul.com

www.goruntulememerkezi.com

www.ikinciduzey.com

Tüm batın, üriner sistem, pelvik, troid ultrasonlarına ek olarak gebelerde 2. Düzey ultrason, gebelik ultrasonu, 3d 4d boyutlu ayrıntılı ultrason çekimleri, mamografi, kemik dansitometri, osteoporoz testi,tüm renkli doppler ve tüm ultrsonografik incelemeler

Doğuma Genel Bakış

Bir Çocuk Yetiştirmek

Eşlerin Muayenesi

Kadında Aylık Çevrim

Fertilizasyon

Kalıtsal Tehlikeler I

Kalıtsal Tehlikeler II

Kısırlık = Sterilite

Kısırlık Araştırmaları

Evlat Edinme

Gebelik Belirtileri

Gebeliğin Tespiti

Bebeği Bekleyiş

Doktor Muayenesi

Gebelikle Yeni Sorunlar

İlk Üçayda Vücuttaki Değişiklikler

İlk Üçayda Beslenme

Gebelikte Sağlık ve Bakım

Gebelikte İlaç Kullanımı

Gebelikte Bulaşıcı Hastalıklar

Kendiliğinden Düşük

İkinci Üçaylık Dönem

İkinci Üç Aylık Dönemin Sorunları

İkiz Gebelik

Doğuma Hazırlık

Son Üçayda Vücuttaki Değişiklikler

Emzirmeye Hazırlık

Son Üçayda Sorunlar

Gebelikte Özel İncelemeler

Ultrasonografi

Amniyoskopi

Amniyosentez

Biyofizik ve Biyokimyasal Kontroller


 


 


 


 


 


 


 


 

Gebelik Hesaplayıcısı


 


 

Yavrunuzun Sağlığı İçin

Babaya Öneriler

Sağlık Muayenesi

Gebelik Testi Öyküsü

Çiftin Kısırlığa Tepkisi

Gebe Kalmak / Önlemek

Varolduğunu Öğrendiğim Zaman

Düşük

Pratik Öneriler

Gebelik ve Jimnastik

Gebelik ve Cinsel Yaşam

Frengi ve Verem


 


 

http://www.goruntulememerkezi.com/


 


 


 

Anne ve Çocuk Beslenmesi :

Anne Karnında

Doğumdan 6. Aya

7 - 12. Aylarda

1 - 3 Yaşlarda

4 - 6 Yaşlarda

Özel Durumlarda


 


 


 


 


 


 


 

İKİNCİ DÜZEY FETAL ULTRASONOGRAFİDE


 

  1. ANENSEFALİ
  2. ENSEFALOSEL
  3. SPİNA BİFİDA
  4. MENENGOSEL
  5. MİYELOMENENGOSEL
  6. DANDY WALKER MALFORMASYONU
  7. CHOROİD PLEKSUS KİSTİ
  8. ARAKNOİD KİST
  9. HİDROSEFALİ
  10. GASTROSCHİSİZ
  11. OMFALOSEL
  12. FETUS PAPİRACEUS
  13. ÇOĞUL GEBELİK
  14. FETAL ASİT
  15. POLİHİDROAMNİOS
  16. OLİGOHİDROAMNİOS
  17. RENAL ANOMALİLER
  18. SSS ANOMALİLERİ
  19. EKSTREMİTE ANOMALİLERİ
  20. KRANYAL ANOMALİLER
  21. MEGAURETER
  22. UPJ OBSTRUKSİYONU
  23. BARSAK ATREZİLERİ
  24. DUDENAL ATREZİLER
  25. KALP ANOMALİLERİ BOŞLUKLAR
  26. VB ANOMALİLER ARAŞTIRILMAKTADIR.

http://www.goruntulememerkezi.com/

Ekstremitelerde arterial ve venöz doppler, karotis vertebral doppler, renal arter doppleri, gebelik doppleri de dahil olmak üzere tüm doppler uygulamaları,

KISA BİLGİLER


 

RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ

http://www.goruntulememerkezi.com/

Vücuttaki damarlar içerisinde akan kanı görüntüler. Ağrısız bir tanı yöntemidir. Prob adı verilen bir alet incelenecek damarın üzerindeki ciltte gezdirilir. Prob ses dalgalarını vücuda gönderir ve yansıyan ekoları tekrar alır. Bilgisayar aracılığı ile organlardan yansıyan ses dalgaları görüntü haline dönüştürülür. Damarlar içerisinde akan kan hücrelerinden yansıyanlar 'Doppler etkisi' oluşturur. Bu olay sabit duran bir kişiye yaklaşan ve yanından geçerek ondan uzaklaşan ambulansın sireninin kulağımızda bıraktığı etkiye benzer. Aynı şekilde proba yaklaşan ve uzaklaşan kan hücrelerinden yansıyan ses dalgaları damarların farklı renklere boyanmasına neden olur. Böylece vücutta normalde ters yönde akım içeren atar ve toplar damarlar birbirinden ayırtedilebilir.


 

Ne İşe Yarar?

Renkli Doppler ultrasonografi ile vücudumuzun hemen her bölgesinde arter ve venlerdeki hastalıklar tanınabilirler.


 

Ultrason Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Kan damarlarınızın incelenmesi için renkli Doppler ultrasonografi tetkiki yaptıracaksanız ultrason ile ilgili bilginiz olmasına veya geçmişte bu tetkiki yaptırmış olmanıza rağmen hala sorularınız olabilir. Bu sorular Amerikan Ultrasonografi Enstitüsü (AIUM) nün yayımlanmış verileri göz önüne alınarak cevaplandırılmaya çalışılmıştır.

Ultrason Nedir?

Ultrason insan kulağının duyamayacağı yükseklikte frekansa sahip ses dalgasıdır. Cildin üzerinde gezdirilen bir prob yardımıyla vücuda gönderilen ses iç organlardan geri yansır. Yansıyan dalgalar (ekolar) prob tarafından tekrar alınır ve elektronik bir cihaz yardımıyla iç organların ekranda izlenebilen görüntüleri haline dönüştürülür. Bu tip ultrason 2D veya iki-boyutlu ultrason olarak adlandırılır. Devamlı olarak değişen bu görüntüler videokasete veya film kağıdına kaydedilebilir.

Renkli Doppler Ultrason Nedir?

Kan akımını değerlendirmek için kullanılan özel bir ultrason tipidir.

Geri dönen ekoların oluşturduğu görüntüler küçük monitörden izlenir. Ayrıca hareket eden kanın yansıttığı, geri dönen ses dalgaları cihazdaki hoparlörlerden duyulabilir. Bu sesler ağaçlara çarpan rüzgarın sesine benzer. Doktorun ekranda görüntüleri daha rahat görebilmesi için incelemenin yapıldığı oda işlem sırasında karanlıktır.

Klinikte kullanılan birkaç çeşit Doppler ultrason tipi vardır:

1. Devamlı Dalga renkli Doppler Ultrason: Kan damarlarındaki akım hakkında bilgi sağlamak için ses dalgalarının amplitüdündeki değişiklikleri kullanır. Tetkiki yapan hekim daralmış bir bölgeden geçen kan akımını değerlendirmek için probun oluşturduğu sesleri dinler. Ses farklılıklarına gore tanıyı koyar.

2. Dupleks Doppler Ultrason: Dupleks Doppler ultrason kan damarlarının ve damarları çevreleyen organların görüntüsünü almak için standart ultrason yöntemlerini kullanır. Ayrıca bir bilgisayar Doppler seslerini, incelenen damardaki kan akımının hızı ve yönü hakkında bilgi veren grafiklere çevirir. Bu tip Doppler ultrasonla vücut içindeki yapıları görmek ve bu yapıların içindeki kan akımını değerlendirmek aynı anda mümkün olur. Bunu gerçekleştirmek için ultrason makinası aynı anda iki ultrason yöntemini birlikte kullanır. Sadece damardaki kan akımının değerlendirilmesi isteniyorsa dupleks Doppler ultrason kullanılır.

3. Renkli Doppler Ultrason: Kan damarlarının içerisinde akan kanı temsilen bir bilgisayar Doppler seslerini kan damarlarının görüntüleri üzerine düşürür. Damardaki kan akımının hız ve yönünü temsil eden renkler biçimine çevirir.

4. Power Doppler Ultrason: Power Doppler ultrason akan kana renkli Doppler ultrasondan 5 kat daha duyarlı olan tekniktir. Power Doppler ultrason standart renkli Doppler ultrason yöntemiyle çok zor veya imkansız olan görüntüleri elde edebilir. Ayrıca, power Doppler ultrason karaciğer, böbrekler, testisler gibi parankimatöz organlarda kan damarlarındaki akımı değerlendirmek için kullanılır.

Doppler Ultrasonografi Neden Yapılır?

Doppler ultrason incelemesi kan damarları ve kanın damarlardan geçişi hakkında çok önemli bilgiler verir. Özellikle atar damar ve toplar damarlardaki problemleri değerlendirmek için çok uygun bir yöntemdir. Vücudumuzun her yerinde kan damarları olduğundan Doppler ultrason vücudumuzun hemen hemen her yerinde kullanılabilir. En sık kullanılan bölgeler boyun, kalp, karın ve bacaklardır.

Boyunda, renkli doppler ultrason en sık şah damarlarını ve vertebral arterleri (karotis vertebral ) incelemek için kullanılır. Bu damarlar beyine kan taşırlar ve tıkanabilirler. Tıkanma ''inme''ye neden olabilir. Doppler ultrason ile kan akımı ve yönünün doğru olup olmadığı hakkında bilgi edinilir.

Karın bölgesinde, Doppler ultrason başlıca tansiyon yüksekliğini araştırmak amacıyla böbreklerin, siroz gibi hastalıkları değerlendirmek için karaciğerin, dalak karın ağrısı nedenini araştırmak için barsaklara kan taşıyan damarların, tümör içi ya da komşuluğundaki damarların değerlendirilmesinde kullanılır.

PORTAL HİPERTANSİYON


 

    İki anatomik ağ arasında kalan dolaşım bölümüne portal sistem denilmektedir. Hipofizin portal sistemi, karaciğerin portal sistemi gibi. Karaciğerin portal sistemi, sindirim sistemi ve dalağın venöz kapiller ağı ile başlar. Splenik ve mezenterik venlerin birleşerek oluşturduğu vena porta ile devam eder. Sinüsoid adı verilen karaciğer içi kapiller sistemde sonlanır. Portal kan sinüsoidlerde karaciğer hücreleri ile temastadır. V. Porta yoluyla gelen kan sinüsoidlerde kısmen arter kanı ile karışır sonra sentral venlere oradan da v. Hepatikalar yoluyla v. Cava inferiora gider. İstirahatte dakikada 800 ml olan portal kan akımı sindirim esnasında 1600 ml'ye çıkar. Bu esnada kollebe sinüsoidler açılır. Portal akımın önündeki direnç azaltılır. Basıncın artışı engellenir. Normal koşullarda portal basıncı ayarlayabilen sinüsoidler kendilerine ait bazı patalojik durumlarda bu özelliklerini kaybederler. Siroz bunun en sık karşılaşılan örneğidir. Sinüzoidler normal olmalarına karşın portal kanın buraya kadar erişemediği durumlarda (presinüsoidal nedenler) basınç düzenlenmesinde etkili olmazlar. Her iki durumdada portal basınç yükselir. Basınç artışı sinüsoidal direnç azaltılmasıyla kontrol edilemediğinden sistem içinde direnci azaltabilecek ikinci mekanizma devreye girmeye başlar. Portosistemik şantlar açılır.

    Primer karaciğer hastalığı veya ekstrahepatik vasküler sistem anatomisindeki bozukluk sebebiyle portal basınç yükselebilir. Portal sistemdeki basınç yükselmesine paralel olarak osefagoastrik varisler oluşur, asit, hipersplenizim ve ensefalopati gelişir. Protal ven sisteminde diğer periferik santral venlerde görülen valv mekanizması olmadığından portasistemik şantlar kolaylıkla oluşur.


 


 

Bacaklardaki kan akımının değerlendirilmesinde, atar damarlardaki tıkanıklıkların, toplar damarlardaki pıhtıların yada bacak şişmesinin nedeninin gösterilmesinde temel yöntemdir.

Tetkik Öncesi Hazırlık Gerekir mi? Tetkik Sırasında Ağrı Olur mu?

Çoğu Doppler ultrason incelemesi için hazırlık gerekmez. Karın bölgesini içeren incelemeler için tetkik öncesi 6 saat açlık istenir. İnceleme sırasında kullanılan ve cilde sürülen jel kolayca silinebilmesine rağmen kolay yıkanabilen bir giysi giyilmesi önerilir. İnceleme ağrılı değildir. 

Doppler ultrason incelemesi ortalama 15 – 60 dakika sürer. İşlemin süresi incelenecek vücut bölgesine ve anatomisinin zorluğuna göre değişir. Arteriyoskleroz (damar sertleşmesi) hastalığında damarları değerlendirmek güç olabilir ve tetkik daha fazla zaman alabilir.

Doppler ultrason konusunda uzmanlaşmış hekimler tarafından yapılır ve değerlendirilir.

Kontrol tetkikleri hastalığın tedaviye cevap verdiğini veya ilerlediğini değerlendirmek için gerekli olabilir.

Bilinen zararlı bir etkisi yoktur. Yıllardır yaygın olarak kullanılan tanısal ultrasona ait bildirilmiş yan etki bulunmamaktadır. Gelecekte ultrasonun olası biyolojik etkilerinin tanımlanması ihtimalinin olmasına rağmen, bugünkü bilgilerimiz ultrasonun hastalara faydalarının, eğer varsa bile, risklerinden daha ağır bastığı yönündedir.


 


 

VARİS NEDİR?

Derimizin altındaki yüzeyel toplardamarların yetmezliğidir. Bir başka deyişle, bacaktaki yüzeyel toplardamarların genişleyerek kıvrıntılı büküntülü bir görünüm alması ve derinin altında görünür olmasıdır. Bunun temel nedeni
de toplardamarların içinde bulunan
kapakçıkların bozulmasıdır.
Varisler deriden gözüken kırmızı, mavi - mor ince ya da parmak kalınlığına varabilen damar genişlemeleri şeklinde görülebilir. Genetik yatkınlığı olanlarda, kadınlarda, ayakta uzun süreli kalmayı gerektiren meslek gruplarında (hekimler, öğretmenler vs) daha sık görülmektedır. Varisi olan kadınların hamilelik dönemlerinde varis şiddeti artabilmektedir.

Günümüzde kapakçıkların bozuk olup olmadığı renkli Doppler ultrasonografi ile kolaylıkla tanınabilmektedir.


 

  • PENİL RENKLİ DOPPLER

    Sertleşme problemi (ereksiyon kusuru-impotans) varlığında penisin kan akımının bozuk olup olmadığına bakılır.  


     

    Ereksiyon Kusuru (İmpotans) Nedir?

    Erkek cinsel organı penis, normal koşullarda yumuşak bir dokudur. Cinsel uyarı karşısında bu bölgeye kan getiren atar damarlarda akım artar. Kanın geriye dönüşünü sağlayacak toplar damarlarda ise kasılma olur. Peniste süngersi cisimler içerisinde hızla biriken kan geri çıkamaz. Bu birikme, penisin şişmesine ve sertleşmesine neden olmaktadır. Erkek cinsel organının cinsel birleşme için gereken sertliğe ulaşamaması impotans, iktidarsızlık olarak isimlendirilir.

    Başlıca Nedenleri Nelerdir?

    İmpotans bir hastalık değildir.
    Bir takım sorunların kendisini ikincil olarak gösterme şeklidir. Günümüzde bu sorun üzerinde ciddi çalışmalar yapılmış ve nedenleri 4 ana grupta belirlenmiştir:

    1.Psikolojik nedenler
    2. Fiziksel nedenler
    3. Hem ruhsal hem fiziksel nedenler
    4. Nedeni bilinmeyenler

    Yaklaşık %85 olguda neden fiziksel (organik) dir. Olguların %10' dan biraz daha fazlası ise psikolojik nedenlidir. Yani bütün sorun kişinin düşüncelerinde saklıdır. %5 kadar olguda neden bilinememektedir. Bir erkekte bir kez impotans görüldüğünde, bunu hep yaşamak korkusu psikolojik nedenli impotansa dönüştürebilir. Eğer bir fiziksel neden bulunamıyorsa psikolojik impotans olduğu düşünülür. Kötü evlilikler, düşük cinsel performans, iş stresi, depresyon impotans nedeni olabilir.

    Her erkek hayatında bir ya da birkaç geçici impotans dönemi yaşar.

    Fiziksel impotans nedenleri arasında Diabetes Mellitus (şeker hastalığı), damar hastalıkları, pelvis bölgesinin ciddi operasyonları, bel kemiği travmaları gelir. Ayrıca;

    Endokrin (hormonal) Nedenler: Ereksiyon için, başta testesteronun etkisine ihtiyaç vardır. Eksikliğinde mutlaka impotans görülmez. Tiroid hormonlarının eksikliği de tam olmayan ereksiyona neden olabilir. Prolaktin hormonunun fazlalığı testesteron yapımını azaltacağından ciddi impotansa neden olabilir.

    Bazı ilaçlar: Östrojenler, anti-androjenler, LHRH analogları, beta blokerler, kalsiyum antagonistleri, MAO inhibitorleri, trisiklik anti-depresanlar da impotans nedeni olabilmektedir. 

    Madde Bağımlılığı İmpotans Yapar mı?

    Alkol, sigara gibi madde bağımlılıkları da impotans konusunda ciddi sorunlar yaratmaktadır.

    İmpotansta Renkli Doppler İnceleme Nasıl Yapılır?

    www.radistanbul.com

    www.goruntulememerkezi.com

    www.ikinciduzey.com

    http://radistanbul.blogspot.com


     

    Renkli Doppler ultrasonografi ile penise arterler ile yeterli kan gelip gelmediği, yeterli kan geliyorsa, gelen kanın penis içerisinde yeterince kalıp kalmadığı (toplar damar kapaklarının sağlam olup olmadığı) tespit edilir.

    Penis içi kapiller damarların genişlemesini sağlamak amacıyla inceleme sırasında penis içerisine damar genişletici bir ilaç -hasta yaşı göz önüne alınarak- belirli dozda verilir.

    Penis cildi üzerine jel sürülerek ultrasonografi probu ile penis içi damarlar değerlendirilir.

    İnceleme ağrılı değildir. Bazen penis içerisine verilen ilaç hafif yanma hissi verebilir.

    İlk defa 1980' li yıllarda kullanılan renkli Doppler ultrasonografi, ereksiyon kusurunda patolojinin damar kaynaklı olup olmadığını belirler. Tetkikin yapıldığı odanın sessiz ve loş olması gerekir. Hastanın da gergin olmaması tetkikin doğruluk oranını artırır.

    Peniste oluşan sertleşmenin kaybolma süresi bazen (özellikle psikolojik impotansta) uzayabilir. Bu nedenle test sonrası cinsel uyarı, mastürbasyon ve cinsel ilişkiden kaçınmalıdır.

    Tetkikin Zararlı Etkisi Olur mu?

    Renkli Doppler ultrasonografi ne inceleme sırasında ne de inceleme sonrasında hiç bir zarar vermez. Cinsel hayatı olumsuz yönde etkilemez.

    www.radistanbul.com

    www.ikinciduzey.com


     


     


 


 


 

  1. AYRINTILI ULTRASON
  2. MEME RENKLİ DOPPLER
  3. PROSTAT RENKLİ DOPLER
  4. JİNEKOLOJİK RENKLİ DOPLER
  5. KİTLE LEZYONU RENKLİ DOPLER
  6. OBSTETRİK DETAYLI DOPLER
  7. DOPPLER
  8. DOPPLER
  9. RENKLİ ULTRASON DOPPLER
  10. ULTRASYON USG US ULTRASON ULTRSONOGRAFİ GÖRÜNTÜLEME
  11. RENKLİ MEME ORBİTA TİROİD DOPLERİ USG
  12. DETAYLI ULTRASON
  13. DETAYLI RENKLİ ULTRASON
  14. RENKLİ DOPPLER
  15. ULTRASON
  16. MAMOGRAFİ
  17. KEMİK DANSİTOMETRİ
  18. KEMİK ERİME TESTİ
  19. HAMİLE ULTRASONU
  20. PANORAMİK RÖNTGEN
  21. STANDART PANORAMİK RÖNTGEN
  22. ÇENE FİLMİ
  23. SEFALOMETRİK RÖNTGEN
  24. DÖRT BOYUTLU ULTRASON
  25. GEBELİK ULTRASONU
  26. OBSTETRİK ULTRASON
  27. ABDOMEN ULTRASONU
  28. OBSTETRİK RENKLİ DOPLER
  29. UYGUN FİYATLI GÖRÜNTÜLEME
  30. UYGUN FİYATLI ULTRASON DOPPLER
  31. GEBELİK DOPPLERİ GEBELİK RENKLİ DOPPLERİ

    ANADOLU YAKASI GÖRÜNTÜLEME GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ŞİLE AĞVA RİVA BEYKOZ VE TÜM BAĞLI SEMT VE KÖYLER GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

  32. AİLE HEKİMLERİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ AİLE HEKİMİ HASTALARINA UYGUN FİYATLI GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
  33. OSTEOPOROZ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
  34. GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
  35. GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

    DİŞ RÖNTGENİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA

  36. RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ŞİLE AĞVA RİVA BEYKOZ TAŞDELEN ÖMERLİ DUDULLU TEPEÜSTÜ İMES MODOKO İKEA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

    DİŞ FİLMİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836

    GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA


     


     


     


     


     

    http://www.goruntulememerkezi.com/


     


     


     


     


     

    MERKEZİMİZDE YAPILAN TETKİKLER www.radistanbul.com


     

    

ULTRASONOGRAFİ  

TETKİK İŞARET  

RENKLİ DOPPLER RDUS  

TETKİK İŞARET

ÜST ABDOMEN USG 

 

KAROTİS VERTEBRAL ARTERLER  

 

ALT ABDOMEN USG 

 

HER İKİ ALT EKSTREMİTE VENÖZ  

 

TÜM ABDOMEN USG 

 

HER İKİ ALT EKSTREMİTE ARTER 

 

JİNEKOLOJİK USG 

 

SAĞ ALT EKSTREMİTE VENÖZ  

 

FOLİKÜLOMETRİ USG 

 

SOL ALT EKSTREMİTE VENÖZ  

 

TİROİD USG

 

SAĞ ALT EKSTREMİTE ARTER  

 

HEPATOBİLİER USG  

 

SAĞ ALT EKSTREMİTE VENÖZ 

 

TRANSREKTAL USG 

 

SOL ALT EKSTREMİTE ARTER  

 

TRANSVAGİNAL USG 

 

SOL ALT EKSTREMİTE VENÖZ  

 

ORBİTA US 

 

HER İKİ ÜST EKSTREMİTE VENÖZ 

 

PENİL USG 

 

HER İKİ ÜST EKSTREMİTE ARTER 

 

KALÇA USG 

 

SAĞ ÜST EKSTREMİTE VENÖZ  

 

PELVİK USG  

 

SAĞ ÜST EKSTREMİTE ARTER 

 

YUMUŞAK DOKU USG 

 

SOL ÜST EKSTREMİTE VEN  

 

BOYUN USG 

 

SOL ÜST EKSTREMİTE ARTER  

 

PAROTİS USG 

 

BİLATERAL ALT EKSTREMİTE AV 

 

SUBMANDİBULER USG 

 

BİLATERAL ÜST EKSTREMİTA AV 

 

MEME USG BİLATERAL  

 

PROSTAT RDUS 

 

MEME USG SAĞ 

 

MEME RDUS 

 

MEME USG SOL  

 

JİNEKOLOJİK RDUS 

 

ÜRİNER SİSTEM USG 

 

TRANSVAGİNAL RDUS 

 

SKROTAL USG 

 

TRANSREKTAL RDUS  

 

4D OBSTETRİK 

 

RENAL ARTER RDUS 

 

3D OBSTETRİK  

 

RENAL VEN RDUS 

 

OBSTETRİK USG RUTİN  

 

MESENTER ARTER RDU

 

TORAKS USG 

 

PORTAL SİSTEM RDUS 

 

YÜZEYEL USG 

 

OBSTETRİK RDUS 

 

SUPRAPUBİK USG  

 

4D OBSTETRİK USG 

 

SAFRA YOLLARI USG 

 

3D OBSTETRİK USG 

 

AYRINTILI RENAL USG  

 

SKROTAL RDUS 

 

DİJİTAL PANORAMİK RÖNTGEN 

 

PENİL RDUSG  

 

DİJİTAL SEFALOMETRİK RÖNTGEN

 

II. DÜZEY OBSTETRİK  

 

MAMMOGRAFİ MAMOGRAFİ 

 

KİTLE LEZYONU RDUS 

 

KEMİK ERİME TESTİ BMD 

 

ORBİTA RDUS 

 


 


0-216-5218836

RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

ÜMRANİYE-ÇEKMEKÖY-PENDİK

0-216-521 88 36

0-216-642 34 32

    www.radistanbul.com

www.ikinciduzey.com

www.goruntulememerkezi.com


 


 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder